AHŞAP NEDİR ?
Her yaşam ortamı kendi koşulları içinde oluşur ve gelişir. Yaşamın sağlıklı bir şekilde devamı organizma ile ortam arasındaki dengelere bağlıdır. Yaşam ortamı elde etme pahasına yapılan tahribatlar sonucu doğal dengeler bir daha kurulamayacak şekilde bozulmaktadır.
Ortam koşullarıın değişmesi organizma için gerekli ” yaşanabilir nitelikli çevre ” özelliklerinin kaybolmasına neden olabilir. Oysa amaç insan ile doğa arasındaki ilişkiyi göseterek ekolojik dengelerin bozulmaması ve dolayısıyla insan sağlığının korunmasıdır.
Teknolojik gelişmelerde her gün yeni bir yapı malzemeleri kullanıma girmektedir.Fakat pek çoğunun biyolojik ve ekolojik yönden etkileri ancak zaman içinde ortaya çıkmaktadır. Deneme sürecinde basit belli kavramlar gözetilerek bu malzemelerin bariz nitelikleri artaya konabilir. Bu nitelikler, üretim, işleme ve kullanma aşamalarında insan sağlığı ve doğa üzerinde etkilerinin yanıtları olacaktır. Bugün kullandığımız malzemelerin göz önüne aldığımızda çoğu malzemenin konuda olumsuz olduğunu görürüz. Ancak ahşap gibi, taş gibi doğal malzemelerin organizma ile uyum içinde bulunduğu aşikardır.
Ahşap en eski yapı malzemelerinden biridir. Yüzyıllardır her amaca uyabilen tek yapı malzemesi olmuştur. Geleneksel malzemeler zaman içinde yerlerini istenen özelliklerde üretilmiş malzemelere bırakmış fakat bu malzemelerin düşünülemeyen, yan sorunları ortaya çıkmıştır.
Betonarme ve çelik teknolojisinin yapı sektörüne girmesi ve uygulama kolaylıkları karşısında ahşap yenik düşmüş, unutulmuştur. Fakat doğa ve organizma bu malzemeleri kabullenmemiş, organizma sağlık sorunları ile, doğa ise tahribatla karşı karfşıya kalmıştır. şimdilerde yeniden çevre ve organizma ile uyum içinde olan ahşaba dönüş başlamılştır. 21. Yüzyılın yegane yapı malzemesi olarak ahşap tekrar gündeme girmiştir. Çünkü çevre ve sağlık konusunda optimum değerlerle yanıt verebilen malzeme ahşap olmakradır.
Ahşağ için atfedilen pekçok olumsuz nitelemelerin yanlışlığı, ahşabı unutmuş, tanımamış olmaktan veya yanlış bilgilenmeden kaynaklandığı ortaya çıkmaktadır. Bunlar ahşabın yanıcılığı, dayanıksızlığı, statiksel yetersizliği ve kullanımının çağ dışı olduğu ile ekolojik dengeleri bozduğu şeklinde özetlenebilir.
Yanıcılık
Yanma olayı, aşevlenen ağaç elyafının oksijenle kimyasal birleşmesidir. 225-260 ºC sıcaklık alevlenme noktasıdır. Bu derece sıcaklıkta ağaç gazının ilk alevlenmesi olmaktadır.
260-290 ºC sıcaklık alevlenmenin tam olduğu, yanma noktasıdır.
750 ºC sıcaklıkta tamamen kül haline gelme noktasıdır.
Yanma sırasında kömürleşme olduğundan ahşabın üst yüzeyinde kömür tabakası ( Karbon ) oluşur. Bu tabaka koruyucu özellik göstererek yangının derine nüfuz etmesini yavaşlatır.
Ahşap kesitinde yanmış kısmın oranının, yanmamış kısma oranı belli seviyeye düşünceye kadar mukavemet sınırı değişmez. Bu ahşap sistemin hemen çökmemesine ve sistemi uzun süre ayakta tutmasına neden olur. Nitekim artık büyük açıklıkların bulunduğu konser, spor salonu gibi yapılarda çelik yerine ahşap kullanılmaktadır. Çünkü çelik genleşme katsayısının yüksekliği nedeniyle 400-450 ºC de taşıma kabiliyetini kaybederek deforme olmakta ve 10-15 dakika gibi kısa sürede çökme oluşmaktadır. Ahşapta bu süre kesitine bağlı olarak 1-1.5 saati bulmaktadır.Dayanıklılık
Ahşabın yeterli dayanıklılığı ve doğa koşulları karşısında uzun ömürlü olmadığı gibi kavramlardan süz edilmektedir. Uygun korumanın yapılmadığı her malzeme için aynı durum söz konusudur. Betonarme yapılar karbonnatlaşma sorunu ile, çelik yapılar korozyon sorunu ile karşı karşıyadır. Ahşap minumum koruma ile 50-60 yıl yaşayabilmektedir. Çevremizdeki geleneksel evlerimiz 200-300 yl ömür ile bunun en önemli kanıtıdır. Her türlü koşula açık telekominikasyon direkleri 50-60 yıl ömre sahiptir.Statik Kısıtlamalar – Sınırlı Tasarlamalar
Kurt ağzı birleşme ve lamine tekniği ile istenilen büyüklüklerde ahşap elde etmek artık mümkün. Standat ahşap parçalarını birleştirerek istenilen uzunlukta ve kesitte kolon, kiriş elde edilerek, ağacın niteliğinin ve büyüklüğünün getirdiği boyut sınrlamaları aşılmıştır.
Boyut serbestliği tasarımsal ve statiksel kısıtlamaların ortadan kalkmasına yaramıştır. Artık belli büyüklükteki açıklıkları geçmek amacı ile ağırlığı ve yangına dayanıklılığı nedeni ile lamine ahşap kiriş sistemi tercih edilmektedir. Dünyada 150 m. açıklığından ve yangında kısa sürede deforme olmasından dolayı çelik ve betonarme uygun olmamaktadır.Teknoloji gelişmelerle birlikte istenilen niteliklerde malzeme üretmek mümkün olmuştur. Fakat doğa ve organizma ile uyum sorunu göz ardı edilerek üretilen malzemeler zaman içinde tahribat yapar hale gelmiştir. Oysa yaşamsal dengeler açısından malzemenin niteliği çok önemlidir. Gelişmiş ve orman işletmeciliğini bilinçli yapan ülkelerde yapılarda ahşap kullanımı gittikçe artmaktadır. Ahşap en uyumlu malzemedir. A.B.D.’ de konutların %90 ‘ ı ahşaptır.
Yine Norveç, isveç, Finlandiya ve Almanya gibi ülkelerde ahşap yapılar 21. yüzyılın yapıları olarak hakim hale gelmektedir.Ekolojik etkiler
Yoğun ahşap kullanımı dolayısıyla ile ormanların azaldığı, dünyanın çölleşmeye doğru gittiği, bunu karbondioksit dengesini bozarak sera etkisi yarattığı ekolojik dengelerin bozulduğu yönünde savlar mevcuttur. Oysa ormanlar konusuda bilinçli davranan ülkelerde tüketim teşvik edilmekte ve ormanlık alanla artmaktadır. Çünkü tüketimden fazla üretim elde etmek mümkündür. Ekolojik etkiler açısından diğer malzemelerle ahşabı karşılaştırmak, üretim – işletme – uygulama aşamaları için bir kaç soruya yanıt vermek gerçeklerini ortaya koyacaktır:
Üretim – tüketim dengesini kurmak mümkün mü?
Üretim tüketim dengesi kurmak bilinçli orman çalışması ile mümkündür. Ormanların sağlığı
Açısından yenileme çalışmalarını yapılması şart, nitekim Türkiye bu konuda tüketim fazlası olan diğer ülkelerden tomruk ithal etmektedir.Üretim – işleme aşamasında yüksek düzeyde enerji tüketimi gerekiyor mu?
Üretim ve işleme aşamasında en az enerji gereksinimi ahşap için geçerlidir. Üretimdeki gerekli enerji miktarları;
Ahşap için 5 kwh/ml ike
Beton için 45 kwh/ml
Çelik içn 550 kwh/ml olarak hesaplanmıştır.Uygulama ve kullanım esnasında yan etkiler oluşuyor mu?
Uygulama ve kullanı esnasında herhangibir yan etki yaratmaz. Ahşap doğal yaşayan malzeme Olduğundan dolayı insana en yakın malzemedir. Yan etkileri bırakın; sıcak, insanı yumuşatan Bir etkiye sahiptir.Elektrostatik değişimlerle havanın elektiriksel dengelerini etkiliyor mu?
Konutlarımızda ve çalışma ofislerimizdeki elektironik aletlern ortama yaydığı static elektrik yüklü Elektro manyetik manyetik alanlar organizma üzerinde fark edilmeden tahrip edeci etki yaratmaktadır. Özellikle iletken bir malzeme olan çelik, yapı malzemesi olarak kullanıldığında Çevredeki antistatic elektriği toplayarak etkileyici manyetik ortam yaratmaktadır. Bu etkilerini Algılayabildiğimiz fakat duyu organları ile hissedemediğimiz olumsuz etkilenme yani elektro-smog Etkisi, sinirlerin ve kasların uyarılması ve gerginlik yaratan ortamdır. Ahşap iletken bir malzeme olmadığından dolayı bu elektro-smog etki yaratacak ortam oluşmaz.Ahşap bir kez kullanımlık bir malzeme değildir. Tekrar tekrar kullanılabilir. Betonarme ve çelikte olduğu gibi hurdasının yok edilmesi diye bir kavram yoktur. Hurdası bile kullanılmadığında ekolojik sistem içinde yok olabilen bir malzemedir. Beton ve çelikten çok farklıdır.
Görüldüğü üzere ahşap yapı malzemesi olarak her türlü olumlu değerleri bünyesinde toplayarakson dönemde kaybettiği prestijini tekrar geri almaktadır. Dünyada özelikle konut Sektörü ahşabı yapı malzemesi olarak kullanmaya başlamıştır.
Çağdaşlık
Kullanıldıktan sonra yok edilmesi için özel yöntemler gerektiriyor mu
kaynak=http://www.cncnedir.com